CEHALET!

Yayınlanma: 12.04.2020 02:01 Güncelleme: 12.04.2020 02:01

Bir ayı aşkındır korku ve endişe içinde kendi evlerimizin dört duvarları arasına hapsolduk covid - 19 lanetine bir çözüm bulunmasını bekliyoruz. Sosyal mesafenin ne denli önemli olduğunu devlet büyükleri, bilim adamları sayısız kere ilan ettiler. Aşama aşama belirli yaş gruplarına yasaklar getirildi. Buna rağmen an itibari ile dünya sağlık örgütünün yayılma hızı endişe verici dediği ülke Türkiye! Hal böyle iken dün gece bilim kurulunun akıllara durgunluk veren zamanlama hatası yüzünden yaşanan kargaşa belki de yayılma hızını rekor seviyelere taşıdı. Cehalet diyecem ama kararı veren bilim kurulu üyeleri yahu... Yazık değil mi hayatlarını hiçe sayan sağlık emekçilerinin insanüstü mücadelelerine? Yazık değil mi gecesini gündüzüne katan kaymakamlık özel kalem müdürlükleri ve valilik özel kalem personelleri ile sokaklar temizlemek için ölümü göze alan belediye işçilerine? Yazık değil mi paniğe sürüklediğiniz milyonların yaşamlarına? Aç bir insanı doyurabilirsiniz ama açlıktan korkan birisini asla doyuramazsınız notunu dün gece tarihe düşüp tüm dünyaya rezil olduk! Sadece 2 günlük yasak sürecinde sanki kola içmezse, halley almasa ekmek bulamazsa diye kuyruklar oluşturan cahil cühela takımına zaten söyleyecek kelime bulamıyorum da bu ülkede eğitimin yerlerde süründüğünü, toplumsal olaylara karşı sağlıklı bilince sahip olmadığımızı bilmiyor musunuz? Urfa'ya bakıyorum da 2 milyonu aşan nüfusun yükünü vurmuşuz vali Abdullah Erin ile valilik personelleri ile kaymakamlar, kaymakam yazı işleri müdürleri personellerinin sırtına! Neredeyse ekmeği pişirmelerini, maske üretmelerini, evlerimizde yemek yapmalarını isteyecek kadar zavallı hale gelmişiz! Bir şeyler yapamıyorsak bari Valimizin duyarlılık çağrılarına uyalım demek yerine sokağa çıkmak görmemişler gibi fırınlara marketlere saldırmakta nedir Allah aşkına? Ölümcül bir visüsün kıçına gırtlağına çöktüğünün farkında olmayıp hala iktidar, muhalefet partizanlığı yapan zavallı örümcek beyinli yalakalara ne demeli bilmiyorum. Sebze ekme vaktidir fakat çiftçi iflas etmiş tarihin en başarısız tarım bakanı tarımı ve hayvanclığı bitirme noktasında, işsizlik ordusu almış başını büyüdükçe büyüyor. Milyonlarca işsiz, yoksul evde ne yiyecek ne içecek bilen, öneride bulunan yok ama varsa yoksa yalakalık, cehalet... Adaletin anası ağlamış bildiğiniz anadan üryan sokaklarda dans ediyor farkında değiliz. En iyimser tahminler Haziran ayını gösteriyor. Sağcı, solcu, alevi sunni, Türk, Kürt, Arap demeden 82 milyonun tek yürek ulusal bilinçle mücadele etmesi gereken süreçte hala ırkçlık yapan pislikler sosyal medyada halkı kine nefrete sürüklüyor. #evdekal mottosu hayat kurtacak orası kesin ama evde kalması için yoksula, garibana çözüm önermiyoruz. Çiftçilerin, sanayicilerin evde kalmaması gerektiğinin farkına varıp üretime devam edecekleri önlemler alamıyoruz. Sağcıların camileri kapattığı, solcuların askeri müdahale beklediği, polisin hacıları kovaladığı garip bir ruh haline bürünüp tersdüze oldu Türkiye. Efendiler, alabildiğine sancılı ve sonuçları çok ağır bir süreçten geçiyoruz. Devlete omuz vermek, akıl koymak, çözüm üretmek yerine tv kanalları karşısında her akşam sağlık bakanımızın açıklamalarını sayısal loto tahminleri ile bekleyen zavallılar olduk. Dün bizim evde ölü sayısını eşim bildi (98) geldiğimiz noktaya bakın Allah aşkına. Gün gerçekten birlik olma günüdür. Gün bilim, ilim, akıl, sükunet ve duyarlı olma günüdür. Gün karşılıklı hoç görü içinde acımasızca can alan düşmana karşı akkılıca savaşma günüdür. Bu süreç atlatıldıktan sonra siyasi, kültürel, ahlaki, ekonomik sonuçları üzerinde tartışacak çok zamanımız olmayacak bilesiniz! Kepenkleri mecburen kapatmış esnafın kaçı açabikecek? İşsizlik büyüdü! Dışarı çıktığımızda tarımsal ve hayvansal temel gıda ürünlerinin kaçta kaçını eksiksiz temin etme şansımız olacak? Bir şey yapmalıyız evet ama o birşey kesinlikle dünkü zamanlama hatası kadar ölümcül olmamalı... Lütfen evde kalın ve dışarıda olması gereken sağlıkçılarımıza, kolluk kuvvetlerine, diğer fedakar meslek grupları ile çiftçilerimize yardımcı olalım yoksa topyekün uçurumdan aşağıya yuvarlandığımızda hiç birimizi kurtarmayacak gönül verdiğimiz partiler, dilimiz, kimliğimiz, rengimiz, makamlarımız, takımlarımız hatta paramız bile...

Devamını Okumak İçin Tıklayınız