Saadet Partisi 6. olağan kongresi gerçekleşti , Başkan Karamollaoğlu'ndan önemli açıklamalar
Saadet Partisi Şanlıurfa İl Başkanlığı için 6. Olağan İl Kongresi Mehmet Akif İnan konferans salonunda gerçekleşti. Kongreye Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun yanı sıra birçok Partinin İl ve İlçe başkanları katılım sağladı. Gerçekleşen kongrede, başkan Karamollaoğlu çok önemli açıklamalarda bulundu.
Gerçekleşen kongreye, Saadet Partisi Genel Başkanı temel Karamollaoğlu , Saadet Partisi Şanlıurfa İl Başkanı Mustafa Niyazi Yanmaz , Şanlıurfa eski Milletvekili Müfit Yetkin, CHP Şanlıurfa İl Başkanı Hayrettin Cidir , İYİ Parti Şanlıurfa İl Başkanı Mehmet Fedai Çakmaklı , DEVA Partisi Şanlıurfa İl Başkanı Ahmet Tüysüz ve birçok Şanlıurfa siyasetinde yer alan isim katıldı. Genel başkan Temel Karamollaoğlu’ nunda katıldığı kongrede güven tazeleyen Mustafa Niyazi Yanmaz tekrardan Saadet Partisi Şanlıurfa İl Başkanı olarak seçildi. Olağan kongrede Divan Başkanlığına Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya seçilirken, Divan heyetinin oluşturulmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Daha sonra Saadet Partisi İl Başkanlığının faaliyet ve hesap raporları okundu. YANMAZ: ‘’ŞANLIURFA, MİLLİ GÖRÜŞÜN KALESİYDİ, İNŞALLAH YİNE ÖYLE OLACAK’’ Raporların okunmasın ardından kürsü saadet partisi Şanlıurfa İl Başkanı Mustafa Niyazi Yanmaz’a bırakıldı. Saadet Partisi İl Başkanı M. Niyazi Yanmaz da, yaptığı konuşmasında AK Parti’yi sert dille eleştirerek, “Keşke zamanında stadyumlar yapmak yerine fabrikalar kurulsaydı da ekonomi bu kadar kötü olmasaydı. Şanlıurfa, Milli Görüşün kalesiydi, inşallah yine öyle olacak” dedi. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, sözlerine kongrenin hayırlara vesile olmasını dileyerek ve kongreye katılanlara teşekkür ederek başladı. KARAMOLLAOĞLU: ‘’GÜÇLÜ OLMAYAN BİR ÜLKE ETKİLİ OLAMAZ’’ Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Önümüzdeki seçimlerin çok kritik olacağını düşünüyoruz. Ülkemiz badireli bir dönemden geçiyor, beklenmedik hadiseler yaşanıyor. İklim kriziyle karşı karşıyayız, dünyanın ısısı artıyor. İklimler bütünüyle değişiyor. Buzullar eriyor, okyanusların su seviyesi yükseliyor. Kuraklıklar da artıyor. Anadolu’da kuraklık giderek önemli bir mesafe haline geldi. Bazı göllerimiz kurudu. Sulamada sıkıntı çekiyoruz. Şanlıurfa tarımda en önemli illerimizden bir tanesi ama birçok problemlerle karşı karşıya kaldıklarına şahitlik ediyorum. Bunların hepsinin çözülmesi gerekiyor. Güçlü olmayan bir ülke etkili olamaz. Türkiye eğer dünya politikasında bir takım etkileri gerçekleştirmek istiyorsa güçlü bir ülke haline gelmek zorunda. Biz bütün insanların saadeti için çalışan bir yapıya sahibiz. Özellikle Saadet partisi, milli görüş olarak bunu söylüyorum. Bu bir anlayış, bir inanç meselesidir. “ADALET MAZLUMUN YANINDA OLMASI GEREKİR” Şenyaşar Ailesiyle görüştüm. Bu durumu gördüğümüzde içimiz parçalanıyor. Zalimlere karşı mazlum yalnız bırakılırsa böyle bir yerde huzur olur mu? Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz. Adalet mazlumun yanında olması gerekir. “TÜRKİYE, DIŞARIYA MUHTAÇ OLMAMALI” Türkiye, dışarıya muhtaç olmamalı. İhtiyacı olan her şeyi yeri geldiği zaman kendisi üretebilecek. Biz yeri geldiğinde ihracat da ithalat da yapacağız ama kendi malını bize satanların esiri haline gelmeyeceğiz. Güçlü ülke olduğumuz zaman kimse aç ve açıkta kalmaz. “HERKES GEÇİNEBİLECEĞİ BİR KADAR ÜCRET ALMALI” Bizde işsizlik bir gerçek maalesef, TÜİK’ e bakıyorsun başka rakam, sendikalara bakıyorsun çok başka rakamlar telaffuz ediliyor. Ama bir gerçek var ülkemizde işsizlik var. Toplu sözleşmeler açlık sınırında yapılıyor. Böyle bir mantık olamaz. Niye geçim sıkıntısı çekmeyecek ücreti vermeyelim. Herkes geçinebileceği bir kadar ücret almalı. Çalışan insanın cebine bütün ihtiyacını karşılayacağı kadar ücretini vereceksin. Bu durum piyasayı canlandırır. Bu sayede topyekûn kalkınırız. 10 yıl sonra bakarsınız Türkiye’de işsiz insan yok. Doğru adım atılırsa en geç 10 yılda nerelere varılacağını söylüyorum. Bunu kim başarır? Milli görüşçüler başarır. Bunu örneğini geçmişte gördük. Erbakan hocamız, olmayacak denilen işleri başardı. “ÜLKEMİZDE SANAYİYE VE TARIMA ÖNEM VERİLMELİ” Ülkemizde sanayiye ve tarıma önem verilmeli. DEDAŞ haksız faturalarla faturasını ödemeye çalışan iş adamlarımızı bezdirdi. Bir kayıp kaçak bedeli var. Hükümet bunun için DEDAŞ’ı öne çıkardı. Bu zulümdür, böyle bir mantık olamaz. Çiftçinin girdi malzemelerinde bütün vergiler sıfırlanmalı. Bir ürün üreten sanayici mutlaka en ucuz şekilde ham maddesi tahsis edebilmeli.