Yaradılanı Yaratandan Ötürü Sevdi
Urfa hem yetim hem öksüz kaldı. Urfa’nın babasını Reisi Cumhur mu aldı ,vekillerden bazıları mı bizden esirgedi bilemiyorum. Kimden mi bahsediyorum ? Şanlıurfa Valisi Sayın Abdullah Erin’den elbette. Sayın Valinin atamasının ardından kaleme , klavyeye kaç kez elim gitti hatırlamıyorum.Çünkü böyle bir hayır kapısının tayininin çıkmasına,şehiri yoksunlaştırmaya neden heves eylediniz hiçbir anlam veremiyorum. Özellikle Ak Parti iktidarı bu kadar kritik bir dönemecinde bile parayla arasa böyle bir görev insanı bulamaz.Kapısı herkese açılan bir ev olmuştu çünkü o Urfa’ya. Basın mensubu ve emekli bir kamu personeli olarak onlarca vali ile çalıştım .Çok kıymetli dost olduğumuz insanlar oldu hatta . Ama ben böylesini hatırlamıyorum. Düşünün koskoca vali değil mi ? Ama o hiç ERİN’meden saat beşinde sabah namazıyla beraber amele dediğimiz inşaat işçilerin yanına gider elektrik faturalarını ödeyip ödemediklerini kontrol ederdi. Başkasına evine sıcak ekmek gelip gelmediğini sorardı. Ötekinin çocuğunun okul parası var mı bilirdi.Eğer yoksa sonuna kadar helalinden bir kaynak bir burs bulur buluşturur bu şehrin çocuğunu okuturdu . Ama bunları ne basın bildi ne dirsek dirseğe çalıştığı insanlar bildi. Özellikle Cevahir’in önündeki hamal arkadaşlarımız dört gözle yolunu beklerdi dertlerini anlatmaya ,sohbet etmeye … Belki başka bir şehire ondan nasiplenecek diye sessiz kaldım aslında bir miktar.Ama böyle bir cevheri madende tutmanın mantığını taşıyan insanlar işte yine bugün Türkiye’nin bu halde oluşunun hesabını veremeyenlerdir. Bizim kapımız kalbimiz sana hep açık Abdullah Valim ,umarım senin de bize hep açık kalır kalbin de kapıların da… Ama dedim ya bütün bunları kimse bilmedi çünkü (bizim için hala ) VALİ ERİN YARADILANI YARADANDAN ÖTÜRÜ SEVDİ …