Gaziantep’in merkeze bağlı Arıl köyünde yaşayan çiftçiler, Ramazan ayının manevi atmosferini soluyarak, ağır tarla işlerini oruçlu bir şekilde sürdürüyor. Köy halkı, fındık ve zeytin bahçelerinde budama ve çift sürme gibi mevsimsel işlerini Ramazan ayında da aksatmadan yapıyor. Çiftçiler, oruçlarını tutarken aynı zamanda günlük tarımsal görevlerini yerine getiriyor.
Çocukluğundan beri oruç tuttuğunu dile getiren köylülerden Mustafa Özer, Ramazan ayının sadece manevi bir anlam taşımadığını, aynı zamanda köylüler için hayatın bir parçası olduğunu ifade ediyor. “Ramazan ayı Allah’ın bizlere bir mükafatı. Bu rahmet ayı, herkesin birbirine yardım ettiği bir dönem. Köylüler olarak zor durumdayız, bu yüzden çalışmak zorundayız. Normalde bir saat su içmeden duramayız ama şimdi gün boyu aç ve susuz kalıyoruz. Ancak, her zaman orucumuzu tuttuk, bu bizim için Allah’ın bir hikmetidir” şeklinde konuşan Mustafa Özer, bu zorlu süreci manevi bir görev olarak kabul ettiklerine dikkat çekiyor.
Bir diğer köylü, Mehmet Çetin Özer ise Ramazan ayının çalışma temposuyla nasıl birleştirilebileceğine dair deneyimlerini paylaşıyor. “Ramazan ayında hem çalışıp hem oruç tutmak bizim için faydalı bir durum. Normalde çalışan insanlar çabuk acıkır, ama oruç tutarken biz acıkmıyoruz. Bu mübarek ayda Allah’ın rahmeti üzerimize olsun, her şey daha iyi olacaktır. Yaz ayında da orucumuzu tutuyoruz, ancak şu an hava serin olduğu için oruç daha rahat geçiyor” diye konuştu.
Bu çiftçiler, zor koşullar altında bile oruçlarını aksatmadan tutarken, aynı zamanda tarımsal faaliyetlerine devam ederek yaşamlarını sürdürüyorlar. Ramazan ayının bu şekilde geçen zorlu günleri, onların sabır ve inançlarının ne denli güçlü olduğunu gözler önüne seriyor.
Mahreç:Haber Merkezi
Yorumlar
Kalan Karakter: