Türkiye'de son dönemde 500'e yakın Radyo, Televizyon ve Gazete ekonomik nedenlerden dolayı kapandı, onlarca  gazeteci işsiz kaldı.
Bir o kadar yayın organı da ha bugün ha yarın kapanmak üzere bir o kadar basın emekçisi de işsizlikle karşı karşıya..

Ve ne acıdır ki, sadece soru sorduğu bazı konuları tarafsız ve meslek kuralları içinde sorguladığı için kimisi siyasi erkin baskısı ile de bir sürü gazetecide yıllardır cezaevlerinde. Aileleri per perişan hallde kaldı. Onlarda halen o duvarların arasında ordalar. Umarım en kısa sürede onları da kapsayan genel bir af durumu çıkarda hepsi kurtulur...

Ama biz bu gün kutlama yapıyoruz.

Aslında yukarıda saydıklarımdan daha da acı olan ise bazı kimselerin uzaktan yakından alakası emeği olmadığı halde, kendilerinin gazeteci olduğunu söyleyip ortalarda gezip, ama tek soru sormaktan aciz kişilerin kutlamaları kabul etmesi, ortalıkta bu mesleğin mensubu olarak dolaşması. İşte bu varya var ya buda ayrı bir sorun, mesleğe duyulan bütün güveni yok ediyor.

Gerçek gazeteci soran, sorgulayan, araştıran ve asla kalemini satmayandır. Bunun dışında bu kalan ve bu mesleği icra ettiğini dillendiren diğerleri hem yalaka hem onursuzdur. Çünkü; Bunlar, birbirinin kuyusunu kazarak, adam satarak, yalakalık yapıp halk ya da hak düşüncesinden mahrum olanlarda kendilerini gazeteci görüyor. Bu sözde gazetecilere de seslenmek istiyorum , "hadi be ordan gazeteci’ymiş. Siz olsanız olsanız önüne kemik atıldığında sahibine teşekkür için kuyruğunu sallayan, sahibinin karşısındaki gerçekliğe havlayan itlersiniz.."

Ancak; Mesleğe gönül veren  dünyanın en zor ve aynı zamanda onurlu mesleğini üstlenen, üstlendiği sorumluluğun bilincinde, kamuoyuna doğru ve tarafsız haberlerin ulaştırılması gayreti içerisinde çalışmalarını yaşadığı zorluklara karşın gazetecilik ilkelerinden ödün vermeden yerine getiren tüm basın çalışanlarının Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyorum.

Yaygın, bölgesel veya yerelde görev yapan basın emekçisi arkadaşlarımın üstlendikleri ağır sorumluluğa yaraşır bir yaşam düzeyine, ekonomik ve sosyal koşullara en kısa zamanda kavuşmalarını diliyorum.

Hayatı doğruları, gazetecilik mesleğini ve Urfa'yı yürekten seven herkese saygılarımla