İnsanoğlu işte, neyi bilinç altına hapsetmişse, neyi kendine dert edinmişse bozuk plak gibi hep o noktada dolaşıp durur. Bizim derdimizde o misal. Bilinç altımıza, ne kadar isyana dursak ta, baş kaldırsak, sayıp sövsek te, bir türlü vaz geçmediğimiz, geçemediğimiz sevdadır Urfa...
İlk harfi tanıyıp, okumaya, yazmaya başladığımız günden bu güne hep bu şehri yazıp çizdik.
33 yıllık gazetecilik geçmişimizde Çok yazdık... Durmadan usanmadan yazdık..
Ve şimdi çizmek zamanı... İşte bu yüzden;
Çizdik.
Yeri geldi şehre ihanet edenlerin üstünü çizdik.
Çizdik.
Yalakalıkta sınır tanımayan, yalakalık uğruna, şehitlerin kazandırdığı Topçu Meydanı'nı Rabia'ya çevirenlerin üstünü çizdik.
Çizdik.
Bu şehrin tam göbeğinde, bir milyon yılda oluşan, birinci sınıf tarım arazilerini, kişisel rantları için beş yılda betona çeviren şerefsizlerin üstünü çizdik.
Çizdik.
Kentsel dönüşüm adına yıkılan, yıkıldığı yerde öylece durup, uyuşturucuya bulaşmış gençlerimize saraya dönüşmüş o köhne yapıları öylece bırakanların üsütünü çizdik.
Çizdik.
Yirmi liraya haber peşinde koşturup, o kıçtan, diğer kıça yağlama, yıkama yapan gazeteci görünümlü şerefsizlerin, bu sülüklere pirim veren yirmi liralık siyasetçilerin üstünü çizdik.
Çizdik.
Yalakalar tarafından pof poflanmaya alıştırılmış, en ufak eleştiriye tahamülü olmayan bu şehirin tüm seçilmişlerinin ve atanmışlarının üstünü çizdik.
Çizdik te çizdik...
Say say bitmez, çiz çiz tükenmez...
Şimdi mi?
Yine Çizdik.
Yüreğimize, geleceğimize, yarınlarımızı güzelleştirmek adına güzel projeler, güzel niyetleri beynimizin, yüreğimizin velhasıl bedenimizin her noktasına çizdik.
Çizdik üstünü bir kere... Çiziyoruz, Yarında Çizeceğiz... Ölene dek Çizmeye de devam edeceğiz
Hayatı doğruları ve Urfayı çıkarsız yürekten seven herkese saygılarla
Yorumlar
Kalan Karakter: