AB Uyum Komisyonu Başkanı, Ak Parti Şanlıurfa Milletvekili M. Kasım Gülpınar 3 aylık milletvekili maaşını Corona ile mücadele için bağışlamış!

Ee, bana ne bundan?

Baba yadigari çapsız gazetecilere maaş bağlayıp, benim 3-4 yıllık emeğimi geri bağışlayacak, benden özür dileyecek birileri var mı?

Bu şehirde Hakk'ı, hukuku, doğruyu ve haklıyı, yazmak bir bana mı kaldı?

4 dört yıl boyunca anlattım da ne oldu?

Vefasızlıktan dem vuranlar gram vefa mı gösterdi? Geçiniz bunları ya, karnım tok!

Daha düne kadar M. Kasım Gülpınar'ın 3 maaş bağışından çok daha değerli vasıflarını, vizyon ve ehemiyetini anlattığım için bana düşman olup "Gülpınar'a, Ak Partiye zarar veriyor!" algısı, iftirası ile şahsımı topa tutanlar bu gün çıkmış "bu bağışı neden paylaşmıyorsun?" diyerek beni eleştiriyorlar!

Hadin lan ordan! Sizi samimiyetsiz, vizyonsuz, çıkarcı pislikler sizi!

Ben "M. Kasım Gülpınar bu coğrafyanın son asilzadelerinden, aristokratlarından birisidir. Onun kabinede yer bulması sadece Şanlıurfa ve bölge için değil ülke siyaseti için değerlidir, hayati önem taşıyor..." diye kalem çaldığımda kendilerinin zavallı vizyonlarının ifşa olmasından korkanlar daha düne kadar bana saldırıyordu.

Şimdi çıkmış, " Neden Kasım Beyin bağışını haber yapmıyor? " yaygarası koparıyor sahtekarlar!

Ben, M. Kasım Gülpınar'ı anlattıkça onu Erdoğan ve Ankara'ya sadece Siverek'ten ibaret ve sadece Siverek te oy depusu gibi anlatanların kıçı tutuşuyordu.

Çünkü Gülpınar'ın etkin bir isim olarak ülke ve bölge sitasetinde var olması demek şehri babalarının çiftliği gibi hor kullanan ve boğazına kadar nepotizm bataklığına sürüklemiş birileri artık at koşturamayacaklardı.

Çünkü birilerinin milletvekili tanımı kardeşini, evladını, yeğenlerini, kuzenlerini makamlara getirmek, ihale ve iş peşinde koşmak halkı aptal yerine koyup oyalamaktan ibaretti ve Ekrem Arpak buna "Hayır!" diyordu.

Hem de ne Hayır!

4 yılda çok az insanın göz önüne alacağı ağır maddi manevi bedeller ödeyerek!

M. Kasım Gülpınar'ı anlatmak, haksızlıkların karşısında durmak ve memleketimin sorunlarına çözüm arayışında hayatımdan, eşimden, evlatlarım ve ailemden rızklarını, zamanlarını en güzel anlarını çalarak.

En kralına kafa tutarak!

Paçavraya çevirerek ne kadar vizyonsuz, çıkarcı tip varsa rezil rüsva ederek!

Tek bir gün geri adım atmadan ve Gülpınar soyadından maddi manevi güç almadan...

Cesaretimi rahmetli babamdan, annemden ve Karacadağın keskin suyundan, Allah'tan almış bir adamım ben.

Benim M. Kasım Gülpınar'ı anlatmak için verdiğim mücadeleyi tarih yazacaktır.

Görmeyene, görüp anlamanlara ve vefa deyi turturup vedasızlık yapanlara inat.

Benim mücadelem öyle baba yadigari çapsız üç beş gazetecinin maaş karşılığı üç beş satırına sığmayacak kadar büyük ve derindir.

AB Uyum Komisyon Başkanı M. Kasım Gülpınar 3 maaşını bağışlamış, bana ne?

Vefasızlığın pik yaptığı emeğin hiçe sayıldığı bir düzende buyursun kendini vekillerin vekili ilan edenler paylaşsın!

Buyursun değer gören gazeteciler paylaşsın paylaşacak ne varsa...

Ekrem Arpak ne dün var oldu vekillerle ne bugün var olmaya devam edecek.

Ekrem Arpak dili için, kimliği için, inandıkları için kellesini koltuğuna alan adamdır.

Yazdıklarım ile başedemeyince yine Gülpınar üzerinden bana saldırma oyununa gelmiyor ve paylaşmıyorum zorla mı?

Dost, dar gün zamanı belli olur...

Kardeşlik, birisi bedel öderken sırtını dönmek değildir.

Böyle bildim, böyle öğrendim annemden...

İçinde kardeşliğin, vefanın olmadığı tek bir şeyi paylaşmıyorum artık.

Uğruna mahalle mahalle, köy köy, ilçe ilçe dolaştıklarım.

Sanatımı, ideolojimi yok sayıp destek olduklarım daha düne kadar Gülpınar'ı yazdığım için topa tutup linç ederken şimdi beni eleştiriyor peh!

Urfa da siyasilerin basına bakıç açısı bellidir.

1- Dürüst, cesur ve hakkaniyetli isimlere "Helal olsun" gazını verirler.

2- Ne kadar şantajcı, hırsız, fetöcü, yalaka, vizyonsuz gazeteci varsa destek verir, beslerler.

İkinci sınıf gazeteciler paylaşsın bana ne?

Söyleyecek çoook şey varda hatır bende kıymetli şeydir...

Bir kalemde silip atmayacak kadar büyüktür vefam.

Not: Bu süreçte vefasızlık yaptıkları gerekçesi ile eleştirdiklerimi arayarak özür diliyorum!

Hiç yere kırdığım, kendime düşman edip ekmeğimle oynattığım o kadar çok isim var ki!

Hakkımı her iki cihanda helal etmiyorum ne diyeyim...