BİZİ ÖNCE DARBE ANAYASASINDAN KURTARIN…
Yayınlanma :
23.11.2020 14:48
Güncelleme
: 23.11.2020 14:48
Koronavirüs salgınının yaşandığı şu günlerde gelişmiş ülkelerdeki siyasilerin, ‘Hepimizi salgın nedeniyle daha kötü günler bekliyor. Tek vatandaşımız işsiz kalmayacak. Aç kalmayacak. Tüm ülkenin maaş, fatura borcunu ödeyecek gücümüz var. Siz sadece sağlığınızı düşünün, dikkatli olun ve hiçbir şeyi dert etmeyin. Devletiniz sonuna kadar yanınızdadır.’ mesajları yayınlarken, bizim de içinde olduğumuz ülkelerde ise işi-gücü, aç kalmayı bir tarafa bırakın, vatandaşa daha fazla borç veriliyor, üstüne üstlük yardım talep ediliyor.
Sadece bu mu elbette ki değil. Sözünü ettiğimiz gelişmiş ülkelerin hepsi olağanüstü bir durum olmadığı takdirde, seçimlerini zamanında yapılırken, bizde bir seçim bitmeden diğeri konuşuluyor. Bu ne doğru düzgün bir seçim kanunumuz, ne de siyasi partiler yasamızın olmamasından kaynaklanıyor. İktidarda bulunan parti, anketlerde öne geçiyorsa hemen erken seçim kararı alıyor. Ne ekonomik gelişmeye, ne demokrasiye, ne de hukuka bakılıyor. Yani anketlere dayalı seçime gidiyoruz.
Son günlerde yaşadığımız anayasa tartışmaları da başka bir örnek değil midir? Demokrasiniz, hukukunuz ve halkın yararına bir anayasanız yok ise, kısa tarihinizde bu kadar askeri darbe, kalkışma, ayaklanma, postmodern darbe yaşarsınız. Siyasiler, bu konuda da kolay yolu bulmuş. Bir araya gelerek uzlaşı içinde çözemedikleri sorunu parça parça halka oylamasını sunuyorlar. Oysa uzlaşı kültürümüz olsaydı buna gerek kalmadan halkın seçtiği vekiller, sorunu çözerdi. Ama nerede…
Bizde siyasiler bir koltuğa oturdu mu kalkmak bilmiyor. Ömür boyu milletvekili kalmak, ömür boyu parti yönetiminde bulunmak istiyor. Bu istisnasız tüm partilerde böyledir. Bu tür kişiler, bu olmayınca kıyameti koparıyor, elinde eteğinde biriktirdiklerin günü geldiğinde kendi çıkarları doğrultusunda kullanma yolunu seçiyor, hatta bazıları ilke milkeye bakmadan parti bile kuruyor.
İYİ Partili Ümit Özdağ’da bunlardan biridir. Özdağ’ın partideki konumu değişince siyaset yaptığı partiyi FETÖ’cülükle, sonra da Millet İttifakı’nı oluşturan partileri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 3’ncü büyük partisi HDP ile anayasa çalışması yaptığı yönünde suçluyor. Her nedense HDP’de dahil söz konusu tüm partiler, bunu yalanlama yoluna gitti. Böyle bir çalışma var mı, yok mu bilemem, ama keşke olsa, keşke Cumhur İttifakı’ndaki partiler, hatta meclis dışındaki partilerin de katılımıyla bir anayasa hazırlansa, keşke bir daha darbecilerin yaptığı anayasa ile yönetilmezse, ama nerede…
Oturmuş bir hukukunuz, demokrasiniz, anayasanız yok ise, bizim gibi ülkelerde her 20 yılda bir darbe olur ve darbecilerin yaptığı anayasa ile yönetilirsiniz. Her ne kadar büyük bölümü değiştirilmiş olsa bile, halen darbecilerin 1982’de hazırladığı bir anayasa ile yönetilmek siyasilerin ayıbı olsa gerek. Ama şunu da kabul etmek lazım. Darbeciler öyle bir anayasa yapıyorlar ki, tabiri caizse sivillerin ciğerini biliyor, ona göre maddeler koyuyor. İktidara gelen siviller de bu maddeleri değiştirmek yerine kendi lehine kullanmaya uygun buluyor. Ya da siyaseten yeni anayasa vaadi ile kullanma yoluna seçiyor.
Bugün de böyle oluyor. Yine anketler yapılıyor. Yine erken seçim konuşuluyor. Yine yeni ittifak arayışları gerçekleşiyor. Yine partiler kendilerini geliştirmek, dönüştürmek yerine, rakipleri karıştırmaya enerjisini harcıyor. Yine ekonomi, hukuk ve demokrasi reformu konuşuluyor. Yine anayasa gündeme getiriliyor. Peki neden bunları düzeltmiyorsunuz, halk sizi neden seçti. Neden uzlaşarak bizi darbecilerin yazdığı ucube bir anayasadan kurtarmıyorsunuz. Hangi parti olursa olsun, hangi görüş olursa olsun uzlaşın, bizi önce darbe anayasasından kurtarın.
Sevgiyle kalın.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: