Bugün T.C devleti GüneyBatı Asya ve Akdeniz’de petrol ve doğalgaz arıyorsa 1974 Kıbrıs Harekatını yapanların eseridir. Saygıyla anıyorum. 
1974 Kıbrıs Harekatı ABD’ye rağmen yapılmıştır. Ve T.C devleti 4 yıl boyunca ambargo ile karşılaşmıştır. Bu ambargonun yaşandığı dönemde küçük bir çocuktum. Şeker,yağ,tüp,sigara vb kuyruklarına girdiğimi biliyorum. Halk olarak bu ambargoya direndik. Çocuklarımız ve torunlarımız rahat etsin diyeydi. Ama siyaseten o dönemi ülkeyi yönetenlerin yokluk ve sefalet içerisinde yönettiğini söylemek siyaseten doğru bir davranış değildir. O dönem halk,devlet,hükümet dayanışması ile aşılmıştır. Akdeniz de  anlaşıldığına göre Türkiye’yi uçurabilecek kaynaklara sahip konumdadır. Her şeyin bir bedeli vardır. Bu bedeli benim dönemimdeki yaştaşlarım yaşamış ve toplum olarak emperyalist güçlere itaat etmemiştir. Ambargo ile yetinmeyen güçler İranda 1979 da rejim değişti 1980 de Türkiye’de darbe oldu darbeyi yapan Kenan Evren ve arkadaşları Fetoculara karışmamıştır. Bizim çocuklar darbeyi yaptı dediler ya onun için içten ve dıştan Türkiye abluka altına alınmıştır. Türk’ü ile Kürdü ile lazı çerkezi ile ve farklı mezhep grupları ile tek vücut olmuş ve sıkıntıları bertaraf etmiştir. Bugün de iç sorunlarımızı çözüp toplumsal barış sağlanmalı olabildiğince kutuplaşmaya giden süreç önlenmeli önlemenin yolu da her görüşe her dine her mezhebe eşit mesafede olup toplumsal barış sağlanmalıdır. Aksi takdirde Türkiye ‘nin hedefe gidecek ekonomik atağın önü engellenecek ve tekrar yokluğa ve uluslararası güçlere avuç açarız ki kutuplaşma devam ederse olası be durumdur. 
Akdenizde sağlam durmamız için toplumsal barış sağlanmalı ve bir bütün destek olmalıyız. Bedeli ne olursa olsun..
Demokrasi,demokrasi,demokrasi den vazgeçilmemeli. Anti demokratik uygulamalardan vazgeçilmedir.