Gecenin tam orta yerinde çalar telefon: Ahizenin diğer ucundaki ses tek bir cümle kurar:

-Devlet seni çağırıyor!

Yeni nesiller bilmez, muhtemelen geçmiş kuşaklarda bu aidiyet duygusundan, ananelerden, törelerden habersiz çoğu kişi de bilmez ama bu cümle Osmanlı dönemin kuruluşundan beridir en önemli milli geleneklerinden birisidir...

Teknolojinin insanoğlu hayatına girmediği dönemlerde ama saat hep gece yarısı tam 12' de at sırtında bir atlı, sonraki yıllarda bir mektup, derken ev-iş yeri telefonu şimdilerde ise cep telefonu: O çağrı geldiğinde dünya durur!

Bir Türk için bu çağrıdan sonra hayatındaki herşey artık teferuat, önüne çıkacak zorluklar şerefle katlanılacak birer detaydır sadece...

Bırakın dünya malını, makam mevki ve kariyeri, can fedadır: Devlet çağırmıştır çünkü...

Her ne kadar Bir Tv programında "Ak Parti kuruluşu sırasında partime dışarıdan destek vermek ve finansal, ekonomik anlamında fikirlerim, projelerim ile dışarıdan katkıda bulunmaktı!" şeklinde konuşarak siyaseti düşünmediğini ifade etse de: Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "Babasından bir kız ister gibi istediğim!" şeklinde anlattığı isim Ali Babacan'dan başkası değildi.

İşte o baba bir gece yarısı "Devlet seni çağırıyor!" demiş; geleceğin de dünyanın en önemli ekonomistlerden birisi olma ihtimali kuvvetle muhtemel genç delikanlı bu çağrıya düşünmeksizin 2001 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Kurucu Üyesi olarak siyasete adım atıyordu.

Parti’nin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen Babacan 3 Kasım 2002 Genel seçimlerinde 22. Dönem Milletvekili olarak meclise girer. 58’inci ve 59’uncu T.C. Hükümetlerinde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yürüten Babacan, 3 Haziran 2005 tarihinde Devlet Bakanlığı görevinin yanısıra Avrupa Birliği ile müzakereleri yürütmek üzere Başmüzakereci olarak atanır.

22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde 23. Dönem Ankara Milletvekili olarak yeniden seçilir.

29 Ağustos 2007 tarihinde 60. T.C. Hükümeti’nin Dışişleri Bakanı olarak atanır.

Özellikle Ekonomiden sorumlu devlet bakanlığı sürecinde siyasette derin va başarılı izler bırakan babacan Ak Partinin en önemli isimlerinden birisidir artık.

İşte O Babacan BBC Türkçe’de yer alan bir habere göre,  doğrudan partiden “istifa” kararını değil, partinin kurucular kurulu üyeliğinden ayrılma isteğini iletir, ayrılma gerekçelerini ise deklarasyon niteliğinde sunduğu bir dosya ile Erdoğan’a hem yazılı hem de sözlü aktarır.

Babacan, kendisinin AK Parti içinde olduğu ve hatta kabinede görev aldığı dönemden itibaren başlayarak, başkanlık sistemine geçilmesi sonrasını da kapsayacak şekilde yaşanan aksaklıklar, ekonomideki sorunlar, partinin yıllar içinde halktan kopuş nedenlerini de içeren dosyada ki görüşlerini, sözlü olarak da Erdoğan’a iletir.

Ve Ali Babacan Ak Partinin İstanbul seçimlerinde yaşadığı hezimetten sonra ülke genelinde ayyuka çıkan Ak Partiye alternatif partinin en önemli  alternatif lideri olarak bir nebze iç muhalefet ve büyük çoğunluğun yeni umudu durumunda şimdilerde.

Tarihe adlarını kazıyan milletleri millet yapan milli değerler kadar her alanda ve en büyük krizler karşısında çıkardığı kahramanlardır...

Bakınız; Müge Anlı'nın çirkin, ırkçı tepkisini bir kenara koyarak Beşiktaş taraftarı ÇARŞI Grubunun Van depremzedelerine verdikleri atkılı destek unutulur gidi değildir... 

İşte o ÇARŞI Grubu insanlık dersinin toplu kahramanlarıdır benim için.

Bakınız; 99 Kocaeli depreminde "Sesimi duyan var mı?" çığlığı 80 milyonun tek yürek kahraman olduğu zamanlardır.

Bedenlerini tankların önüne seren 15 Temmuz şehitlerimiz de vardır mesela.

Daha geriye gidelim, göreceksiniz ki; Selahattin Eyyubiler, Fatih Sultan Mehmetler, Kanuni Sultan Süleymanlar Türk, Kürt, Arap  bu milletin bağrından çıkmış kahramanlardır.

Kopan parmağı ile düşmana kurşun sıkan Mehmetçiğin vatanı Çanakkale, Fransıza dünyayı dar eden Şanlıurfa ve Gazi Antep destanlarının yazıldığı kurtuluş savaşının başkomutanı Atatürk'ü ile kahramanlar hep çıkmıştır bu milletten.

Rahmetli Turgut Özal, Ecevit ve daha nice siyasi kahramanları vardır ülkemin.

Şiirin ve aşkın kahramanıdır Nazım Hikmet RAN mesela...

Ahmet Arif sihirli cümlelerin umut sihirbazı tek kahramandır belki de...

Aşık Veysel, Neşet Ertaş, Aşık Mahzuni Şerif, Ahmet Kaya, Kazım Koyuncu notaların kahramanı olurken; Kemal Sunal, Yılmaz Güney, Tarık Akan, Fatma Girik, Türkan Şoray gibi sinema kahramanlarımız da vardır.

Kim ne derse desin: Son döneme damga vuran siyasi liderler de R.Tayyip Erdoğan ile Selahattin Demirtaş'tır!

Hakeza şahsi fikrim odur ki Binali Yıldırım ülke siyasi tarihinin en beyefendi, samimi, özel liderlerinden birisidir.

Ama değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir ve şimdilerde köklü bir siyasi değişime gebe Türkiye de değişimin yeni umudu Ali Babacan ismidir.

Ak Partinin kendi elleri ile kahraman yaptığı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul seçimlerinde yarattığı büyük etkinin ülke genelinde karşılığı Ali Babacan ismi olacağa benziyor.

Geçmişi, ülkesine sevdası, ilkeli, kararlı, gerçekçi siyaseti; dürüst, samimi, güler yüzü ve en önemlisi değerli  ekonomist kimliği ile Ali Babacan ülke genelinde heyecanın yeni kalp atışı olarak günden güne yıldızını parlatıyor.

Yukarıda isimlerini yazdığım efsanelerin ülkesinde yaşanan ekonomik krizlerin, adaletin kopan bacaklarına yapılacak protezin, yeni bir iç barışın, 80 milyonun kardeşçe kucaklaşmasının yeni umutlarından en önemli ismidir...

Buraya tarihi bir not düşelim: Erdoğan ile görüşmeleri o geleneğin gece yarısı çağrısına uydu mu bilinmez ama zaten devletine, milletine büyük bir aşkla bağlı olan Ali Baba ülkeye CAN olmaya doğru hızla ve emin adımlarla ilerliyor.