Sabahattin Cevheri ve HDP arasında yaşanan encümen pazarlığı birden bire dünyanın en ünlü poker oyuncularını aratmayan müthiş bir karşılıklı blöf yarışına dönüştü!

Çatı veya bir başka partiden değil Urfa'nın adayıyım diyerek bağımsız aday sinyali veren Cevheri'nin Saadet Partisinden adaylığını açıklaması ise oldukça ilginçti.

HALKIN AKLIYLA ALAY ETMEK!

"Türkiye partisiyiz!" söylemleri havada kalan ve Kürt halkının oylarını Türk solunun yanlışlarına kuyruk eden HDP'nin nüfusunun %65-70'i Kürt olan Urfa da bir günlük blöf BŞ adayı çıkarması; bir siyasi fikri bir ideolojiyi Cevheri ile pazarlık konusu yapması resmen halkın aklı, yüreği ile alay etmektir.

Kürt halkının sorunlarıymış, Kürt reailetisiymiş peh! Kürt halkını tarihte bütün Kürt ve Alevi halklarının katledildiği vahşetlerin altında imzası olan ve en azından Dersim halkından özür dileyen Erdoğan kadar tarihine sahip çıkamayan CHP zihniyetine kuyruk olmak mıdır Kürt Realitesini savunmak?

Urfa BŞ belediye başkanlığı HDP'nin oylarına bağlı Cevheri'nin seçim stratejilerinin piyonu olmak; tek başına aday gösterememe zavallılığı mı?

Kandilin bitmek bilmeyen emirlerine Selahattin Demirtaş gibi büyük bir lideri kurban veren HDP'nin bugün Urfa da HDP ve Kürt halkını ağzına dahi almaktan çekinen bir adayın seçim hamlesi haline gelmesi kaçınılmaz bir son olacaktı elbette...

UNUTANLAR VAR BİZ UNUTMADIK!

Demirtaş sonrası darmadağın olmuş, hiç bir siyasi refleksi kalmamış HDP "Eş Başkan" adı altında çifter çifter liderleri unutmuş olabilir Ağar döneminde Kürt halkına yapılanları ve o dönemin milletvekillerini ama HDP tabanı Urfa da bunu unutmadı...

36 gündür Urfa da bütün partilerin görüşlerini aldığımız sohbetler bir kez daha gösterdi ki; Kürt halkı ve Urfa da yaşayan sol orjinli muhafazakar Kürtler de Cevheri ismine sıcak değil.

Haklı olarak Ak Partinin Urfa da %55 HDP'nin %29 bandında olduğu bir süreçte %1 bandında bir partinin küçük ortağı ve Kürt seçmene alenen "Ben aslında sizin adayınızım!" diyemeyen bir adayın peşinde koşmayı kabul etmek istemiyorlar.

Ağar döneminde bölge de yaşanan faili meçhul cinayetlere o dönem ses çıkaramayan bir ismi lider seçmek zaten Urfalı Kürtlerin içlerine sindiremedikleri bir durum.

Elbette Sabahattin Cevheri köklü bir ailenin ve siyaseten saygın geçmişi olan bir aşiretin değerli evladıdır.

Bıçkın, asi, halkçı ve Urfalı'lık halleri ile hatırı sayılır bir kitlenin de temsilcisidir ama Sabahattin Cevheri asla HDP tabanı için bir lider değildir kaldı ki kendisinin böyle bir kaygısıdı da yoktur.

Ak Parti adayı Zeynel Abidin Beyazgül "Urfa da masumiyetine inandığımız bütün KHK mağdurlarının arkasında durdum ve ağır ithamlar pahasına durmaya devam edeceğim!" derken seçilmek için olmazsa olmazı HDP oyları olan Cevher'inin Urfaspor, tasarruf, yokluk edebiyatından öteye gitmeyen savları dahi bazı şeyleri daha net gösteriyor.

SOPALI DEĞİL SEVGİ ADAMI ZAMANI!

Efendim; geçmiş dönemlerde aşiretçiliğin ağır baskıları ile dayatmacı siyasetin hüküm sürdüğü Urfa bugünlerde Zeynel Abidin Beyazgül'ün naif gülümseyen ve sadece bir aşiret ağırlıklı adamcılıktan uzak siyaset anlayışı ile tanışıyor.

"Urfa da BŞ Belediye Başkanı Kürtçe, Türkçe, Zazaca, Arapça bilmelidir" savında bulunanların Kürtçe bilmeyen ama Kürt halkının yüreğini Türkçeye çeviren Zeynel başkanın hakkını teslim etmiyor olması bunun yanında Kürt kelimesini dahi anmayan SP adayını göklere çıkarması anlaşılabilir bir durum değil.

Cevheri ve HDP arasında pazarlıklar, karşılıklı blöfler ve Urfa halkının aklı ile resmen alay eden günübirlik adaylıklar süre
dursun; Zeynel Abidin Beyazgül'ün fedodaliteden, joptan, kurrellikten uzak naif, halktan ve sevgi dolu aday profili çizmesi Urfa siyasetine yeni bir dinamizm katacağı muhakkak ancak en önemlisi halkın gözleri önünde cereyan eden "Al gülümler, ver gülümler" de bu seçimde bazı şeylerin yeniden sorgulanmasını sağlayacaktır.

370 bine, bir başka deyişler %29'a tekabül eden oyu Cevheri'nin emrine verip; başta Siverek olmak üzere CHP'nin HDP'ye rakip çıkarmasına göz yumanlar HDP'nin giderek kendi kendini yok etmesinin son ftilini de ateşlemişlerdir.

Kürt halkını ve HDP'yi ve 370 bin oyu görmezden gelen, ilçelerde CHP olarak ayrıca aday çıkaran ÇATI zaten başlamadan çökmüştü!

HDP'nin günübirlik aday komedyasıyla seçimi başlamadan kaybettiklerini ilan etmiş oldular.

PARATULLAH İŞ BAŞINDA!

Her devrin adamı, her bakanın, her BŞ belediye başkanının kalemşörü duayeni Göbekli Parattulah Paşanın hedefinde dün BŞ Belediye başkanı Nihat Çiftçi vardı!

Muhtemelen okuma yazması kıt olduğu için köşe yazılarını eski bir bakan müşavirine yazdıran; iki evladını siyasilerle kurduğu ilişkiler üzerinden işe sokan, işe gitmeden onlara maaş aldırtan, samimi olduğu milletvekillerinin sesini kaydedip Urfa da kurumları bu samimiyetle tehdit ederek fatura kesen bay Göbekli Paratullah Paşanın bu çıkışına hiç şaşırmadım doğrusu.

Zira bu duayen göbeklinin en iyi yaptığı şey tarlasını dünyanın her yerinde yağan yağmura doğru götüre bilmesidir...

Beyefendinin Nihat Çiftçi'yi seçim için çalışmamakla suçalamasının altında organize sanayi var desem sanırım basındaki arkadaşlar ne demek istediğimi anlarlar...

Klasik nasıl olsa Nihat gitti Beyazgül'e yaranayım kaygısı ve yine hak etmediği bir reklam almanın zavallı eleştirisidir.

Aynı gün BŞ'de Vurgun başlığı manşet olan haberdin de Çiftç'yi hedef alması oyunun büyüklüğünü gösterir.

Çünkü her iki saldırının amacı Nihat Çiftçi'nin bütün siyasi yaşamını bitirmek tabiki... Ve bunu da  Çiftçi/Beyazgül kavgası yaratarak yapma yolu seçilmiş.

Eğitim Birsen'in açılmamış kurslarının olmayan öğretmeni olanların, il milli eğitim müdürüne saldırdığı Urfa'da; belediye ile ortak site açanların, organize sanayiden, TİGEM, DEDAŞ ve diğer kurumlardan fatura karşılığı olmayan reklam alanların Nihat Çiftçi operasyonu çirkin; çirkin olduğu kadar da Urfa yerel basınının içine düştüğü zavallı hallerdir.

Eminim ki; tıpkı genel seçimde olduğu gibi Nihat Çiftçi, Zeynel Beyazgül ve partisinin kazanması için çalışacak; gelecekte çok daha iyi yerlerde Urfa'yı temsil edecektir.

Sözün özü Çatı Çöktü; HDP Urfa da Cevheri'ye tuş oldu, Göbekli Paratullah Paşa ve bazı bildik arkadaşlar saçmalamaya başladılar.

Not: Ak Parti SKM'nin Cevheri'ye basın danışmanlığı yaptıkları iddia edilen isimlere destek verdiği iddiası da ayrı bir komedidir benim için...

Beyazgül'ün son iki basın toplantısında çağrılmayan gazetecilerin açıklamasını da bizzat Zeynel Beyazgül'den bekliyorum...