KHK GERÇEĞİ & OLAY YERİ 2
Yayınlanma :
21.10.2019 08:08
Güncelleme
: 21.10.2019 08:08
Hukuki, insani ve vicdani temellerden uzaklaşıp bütünü ile cadı avına dönen, siyasi ayağına dokunulmadan siyasi ayağın yönlendirmeleri ile bir şekilde bu kanlı terör örgütüne sempati duymuş hatta alakasız insanların terörist yaftası yediği bu sürecin bir de insan hayatının içine etme kriterleri var: Tek bakacağız elbette...
Bakınız; resmi rakamlara göre 130.000' i aşkın insan Fetö Terör Örgütüne üyelik, sempatizan soruşturması kapsamında KHK'lar ile işlerinden atıldılar!
Daha garibi sayıları belli olmayan yüz binlerce insan ise hiç bir yargı kararı olmadan aynı alibeti yaşadılar!
Peki,
*"Vatan haini" damgası vurularak işlerinden, aşlarından edilen,
*Bankalarda var olan hesapları dondurulan,
*Taşınmaz mallarına el konulan,
*Özel sektörde çalışma yasağı konulan,
*Bütün özlük hakları ellerinden alınan,
*Yurt dışına çıkma yasağı getirilen
Yani resmen kanunsuz ve dünya üzerinde eşi benzeri görülmemiş bir şekilde kendi ülkesinde hukuksuz bir şekilde kitlesel bir ölüme mahkum edilen bunca insan gerçekten vatan haini miydi?
Sahi vatan hainliği neydi?
Kimin, kimlerin belirlediği belli olmayan ve siyasilerin sadece "Kandırıldık" diyerek muaf tutulma haklarını kullandığı fakat onların telkini ile bu kriterlere bir şekilde bulaşmışların ölüme yürümesine sebep olan kriterler vatan hainliği veya vatan haini tanımına ne kadar uyuyordu.
Sıra ile gidelim ve öncelikle "Vatan Haini kimdir?" sorusuna cevap bulalım.
TDK'ya göre vatan hainin tanımı "Yurdunun çıkarına ve yurduna karşı başka ülkelerle iş birliği yapan kimse..."
O halde 15 Temmuz Hain Darbe Kalkışmasında bugün KHK ile bu damgayı yemiş her kişinin başka bir devlete hizmet etmesi gerekiyor değil mi?
Oysa bu kalkışmanın başka devletler tarafından değil şimdilerin BŞ Bld. Başkanları, bakanları ve dahi eski yeni milletvekillerinin uğruna ağladıkları, nerede ise Mesih ilan ettikleri, salya sümük davet ettikleri ve olimpiyatlarında halay çektikleri elebaşı Fethullah Gülen ve cemaati değil miydi?
O halde akla tek soru geliyor: Halkımızı bu terör örgütü yuvası haline gelmiş cemaate ait dershanelerine, bankasına, yurtlarına, sohbetlerine, vakıflarına yönlendirenlerin hala görevde olduğu bir süreçte, yönlendirilmiş fakir fukara nasıl olur da vatan haini olur?
Bakınız; benim için 15 Temmuz süreci sonrasında "Vatan haini veya vatan hainliği ile suçlanacak kişilerin kriterleri ancak;
1- Tarihimizde ilk kez TBMM'nin bombalanmasına karışan eli silahlı her bir kişidir.
2-Devletin silahını sivil vatandaşa yönelip 252 vatandaşımızı şehit eden katillerdir.
3-Bu ülkenin Cumhurbaşkanının canına kast edenlerdir.
Bu üç kriter benim 15 Temmuz süreci sonrası hainlik kriterlerim olduğu gibi sonraki süreçte de vatan haini veya hainliği tanımlarım aynen şöyledir.
1- Kriptocu fetöcü iken fetöcü olmayanları fetöcü diye işinden aşından edenlerdir!
2- Ormanlarımızı hakan yada yakanlara gözyumanlardır.
3- Bu ülkenin etnik renklerini dil, din, ırk, renk, kültür, inanç, ideolojileri üzerinden birbirine düşürenlerdir.
4- İktidar veya muhalefet milletvekilliği, bakanlık ve diğer makamların gücü ile ülkenin akarlarını kendi cebine çevirenlerdir.
5- Bu millettin a... na koyacağız diyenlerin yakasından tutup hapse atmak yerine ihale verenlerdir.
6- Bir yandan terör örgütü cemaatle mücadele ederken yeni kan emici, din istismarcısı bazı sapkın cemaatlerin yayılmasına ses çıkarmayanlardır.
6- Körpe çocuklarımızın tecavüze uğradığı vakıflara hala para akıtanlar, imtiyaz tanıyanlardır.
7- Milletvekili kimliği ile tefecilik yapanlar, ihale kovalayanlar, yakınlarına torpil yapanlar, Devletin arazilerine konanlardır.
8- Bu ülkenin iki asil ve asıl halkları olan Kürt ve Türk halklarını birbirine kırdırtanlardır.
9- Cübbeli başta olmak üzere İslam dinini sapkın bir inanç olarak gösteren sahtekarlara karşı hiç bir hukuki girişimde bulunmayanlardır.
10- Güvence bedeli, ek tüketim, TRT, milli piyango, dağıtım diye başlayıp sayısız saçma hukuk dışı ücretlendirme ile halkın anasını ağlatan enerji dağıtım şirketlerine yaptırım yapmayanlardır.
11- Çiftilerin desteklemenine bloke koymak, fahiş fatura ve cezalar ile ülke tarımını ve hayvancılığını bitirme noktasına gelen DEDAŞ' ın zulmüne bakmayanlardır.
12- Bir annenin çocukları önünde öldürüne tacizciye, tecavüzcüye işkenceciye iyi hal gerekçesi ile katillere özgürlük ve ceza indirimi verenlerdir.
13- Belediyeleri borç batağına iten ve ATM işçisi, trolü besleyen embesillere soruşturma dahi açmayanlardır.
14- 9 yaşındaki kız çocuğunun evlenenileceği fetvasını verip bu ülkede kadına, çocuğa taciz ve tecavüzü meşrulaştıran sapkınlardır.
15- Fetö terör örgütünün iğrenç taktiği ile ülke kültürüne yerleşen fake sayfalar ile algı operasyonu yapan soysuzlardır.
Ve en önemlisi yüz yıllık Kürt sorununu çözme aşamasına gelmiş; ülke ve dünya mağdurlarının umudu olan ülke tarihinin belkide en önemli lideri Erdoğan'ı kendi çıkarları için yanıltıp halkından koparan bir avuç siyasetçilerdir.
Gelelim vatana ihanet meselesine;
Vatana ihanet, vatan hainliği ya da hıyanet-i vataniye, meşrû egemenlik organını devirmeye veya otoritesini yıkmaya, bağlı olduğu devlete karşı savaşmaya veya düşmanla iş birliği etmeye yönelik eylemleri kapsayan suç türü!
Tanım bu ise ve 15 Temmuz gecesi kanlı darbe kalkışması ile meşru yönetimi devirmek suçunu işleyen Fetö elebaşı ve çetesi ise madem: Daha küçük bir yılan iken besleyip büyüten ve dev bir piton haline getiren kimi siyasiler değil midir vatana ihanet eden?
Bir terör örgütünün
A) Elebaşı
B) Yönetim Kadrosu
C) Finansörleri
D) Militanları
E) Ajanları
F) Yardım ve Yatakçıları
G) Sempatizanları olur
Buradan hareket ile ülkemizde Fetö terör örgütü soruşturması kapsamında KHK'lar ile işlerinden atılan ve resmen ölüme terk edilen yüz binlerce mağdur neden son şık olan sempatizanlardan oluşmaktadır!
Kanlı terör örgütünün yönetim kadrosundan, siyasi ayağından neden kimse ceza almadı.
Yoksa onlar vatana ihanet etmedi de; onların yönlendirmeleri ile evlatlarını okullara, dershanelere, yurtlara gönderen, bankaya parasını yatıran, sohbete katılan, sendikaya üye olanlar mı ihanet etti?
Komik, akıl izan yoksunu, hukuka, dine, vicdana, merhamete sığmayan bu soruşturma daha nereye kadar masumların ölümüne ve perişan olmasına devam edecek.
Hadi diyelim bunlardı vatana ihanet edenler: Yahu alakası olmadığı halde iftira ile işinden olanların ne günahı vardı?
Peki, Fetö terör örgütü elemanları ile tam 766 kez telefonda görüşmesi dahi yeterli delil sayılmayan; bütün kriterleri üzerinde taşıdığı ve 15 yıl hapisle yargılanan Bülent Arınç'ın damadının beraat ettiği yerde aşağıdaki hangi kriter yüz binlerce KHK mağdurunu suçlu, vatan haini yapar?
*Baylok
*Banka
*Sohbet
*Dershane
*Gazete Abonelik
*Sendika
*Fetö Terör Örgütünün kazanmak istediği eleman!
İyi de bunların çoğu ve daha fazlası bugün ülkenin en önemli makamları olan bazı milletvekilleri, il başkanları, belediye başkanlarında var!
Olay yeri tam da burası işte efendiler; Kriptocu Fetöcülerin fetöcü olmayanları fetöcü diye işinden aşından ettiğini dahi Erdoğan'a söyleyemeyen, söylemek istemeyen ve bunun üzerinden nemalananların nefes aldığı yerlerdir...
Başta Filistin olmak üzere Arap dünyası, Avrupa ve dahi dünyanın Türkiye' ye karşı tavrına tanıklık ettiğimiz bu süreçte Türkü, Kürdü, Lazı ve sağcısı, solcusu, Alevisi sunnisi tek yürek olma vaktidir.
İç barışın, huzurun vaktidir.
Evet, Erdoğan etrafında güçlü bir Türkiye önemlidir ama bunun ilk adımları KHK mağduriyetlerine bir an önce son vermek ve düşünce suçuna esneklik katarak çok sesli bir Türkiye yaratmaktır.
Erdoğan derhal etrafına çöreklenen ve onun gücü ile karizması üzerinden başta kendisi sonra partisi ve ülkeye büyük zararlar veren bazı isimleri görmeli ve köklü bir değişime gitmelidir.
Olay yeri kuruyan vicdanlara, biten adalete sofra olmuş yüreklerdir yani.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: