Her şey bir değişim içinde ve koşullar sebebiyle yaşamlarımız değişiyor. Bu değişim A’dan Z’ye bizi etkiliyor. Birçok alanda olduğu gibi mobilya alanında da değişim devam ediyor. Bilindiği gibi mimarlık dünyasında ‘akılı ev’ konseptleri aldı başını gidiyor. Ee akılı ev olur da, akılı mobilya olmazı mı?
İçmimarlar akılı mobilya konusunda çok hassas davranıyor. Aslına bakarsanız günümüzün koşullarının da bir dayatması akıllı mobilya… Öyle ki, artık bir eşyanın birçok işlevi olsun istiyoruz. Örneğin; aldığımız bir vitrinin gün içinde vitrin, akşam yemeğinde yemek masası, gece de yatak olsun istiyoruz.
Bu isteklerde son derece haklıyız. Çünkü bir mekanı birçok amaca yönelik kullanmak durumundayız. Günümüzde çok popüler olan home ofisler gibi… Böylesi bir mekanı ancak, akıllı mobilyalar kurtarabilir.
Akıllı mobilyalar, çocuk odalarında da birçok işleve cevap verebilir. Örneğin; akşam yatak olan bir mobilya, sabah neden bir basket potası veya tırmanma duvarı, ya da boyama tahtası olmasın.
Veyahut salonda kullandığımız bir kanepe, neden tek bir tuşla yatak olmasın?
Ülkemizde akıllı mobilya konusunda maalesef ki, istenilen düzeyde değiliz. Bu sektörün öncülüğünü Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve Japonya yapıyor.
Dünyanın hızla değişim gösterdiği bir süreçte, bizimde sektördeki yerimizi güçlü bir şekilde almamız şart. Dolayısıyla bu alanda çalışan üretici firmalarımız, kendilerini daha fazla geliştirmeli, bu alanda yatırım yapmak isteyenler, yatırımlarını günün koşullarına göre üretim yapabilecek şekilde hazırlamalıdır.
Ülkemizde çok sayıda mezun içmimarımız var. Mobilya üreten firmalar, içmimarlara gerekli fırsatı verirler ise, inanın ki üretilen mobilyalar, ülkemizin dünya pazarında hak ettiği yere gelmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum.
Malumunuz global dünyada ihtiyaçlarda hızlı bir şekilde değişiyor. Önümüzdeki birkaç yılda akıllı mobilyalar daha çok hayatımıza girecektir. Dolayısıyla üretici firmalar vakit kaybetmeden gerekli donanım ve yetişmiş eleman konusunu çözmelidir.
Yorumlar
Kalan Karakter: