Uzun süredir Kanada-Toronto’dayım ve olur da yolunuz bu taraflara düşer diye, buradaki deneyimlerimi siz değerli okurlarımla paylaşıyorum. Bu kez de Toronto’nun akciğeri sayılan High Park’ı sizlere tanıtmaya çalışacağım.
 
Bildiğiniz üzere çarpık şehirleşme günümüz dünyasının en büyük sorunların başında gelmektedir. Dolayısıyla dinlenme parkları, şehirlerin kalabalığından uzaklaşmak, nefes almak ve doğayla iç içe olmak istenilen önemli yerlerdir.
 
Şehirlerin hem dinlenme, hem de turistik alanları olarak hizmet veren önemli dinlenme parkları, bulundukları ülkenin alışkanlık ve kültürüne göre farklılık göstermektedir. Aynı zamanda turistlik amaçla da kullanılan bu parklar, büyük gelir kaynağıdır.
 
Bugün Dünya’da bilinen çok önemli dinlenme parklar vardır. Öyle ki, bu parklar, artık bulundukları ülkenin en gözde turizm merkezleri haline gelmiştir. Çünkü bu parkları her yıl milyonlarca turist ziyaret etmektedir.
 
Bunlara en güzel örnekler ise, Amerika Birleşik Devletleri’nin New York şehrindeki Central Park, ki bu park, yılda yaklaşık 30 milyon dolayında turist çekmektedir. Yine İngiltere'nin başkenti Londra’daki Hyde Park, Hollanda’nın başkenti Amsterdam’daki Vondelpark, İtalya’nın başkenti Roma’daki Villa Borghese ve de İspanya’nın başkenti Madrid’de bulunan Retiro’yu sayabiliriz.
 
Toronto’da bulunan High Park’da Kanada için çok önemlidir. Bir belediye parkı olan High Park, 161 hektar alan üzerine kuruludur. Parkta doğal alanların yanı sıra spor tesisleri, kültürel tesisler, eğitim tesisleri, bahçeler, oyun alanları ve hayvanat bahçeleri ile karma bir eğlence merkezi de bulunuyor.
 
Toronto’nun merkezinde yer alan park ücretsizdir. Ayrıca parkın etrafında ne yüksek duvarlar, ne çitler, ne de demir teller var. Parkın girişinde güvenlik görevlisi de bulunmuyor. Çünkü Toronto, dünyanın suç oranı en düşük şehridir.
 
High Park, kentli insanların doğayla iç içe yaşaya bileceği ailesiyle, arkadaşlarıyla güzel zaman geçire bilmesi için iyi tasarlanmış bir alandır. High Parkta bisiklet sürebilirsiniz, tenis oynayabilirsiniz, yürüyüş yapabilirsiniz, piknik yapabilirsiniz. Kuğuların, ördeklerin yüzdüğü göletler ile ağaçtan ağaca atlayan sincapları izleyerek stres atabilirsiniz. 
 
High Parkın, en güzel özelliklerinden biri de, çiçek açan kiraz ağaçlarıdır. Bende çiçekler dökülmeden parkı görmek istedim. Kiraz ağaçlarının çiçekleri gerçekten muhteşemdi. Hafta sonu gittiğim parkta, ailesiyle piknik yapanlar, tenis ve beyzbol oynayanlar, yürüyüş yapanlar, sohbet edenler, herkes hoşça vakit geçiriyordu ve herkes mutluydu.
 
High Parkta, yoğun ders programından dolayı hem yorgunluğumu atmış oldum, hem de yeni dersler için enerji depoladım. High Parkta, bir kez daha doğanın insanlar üzerindeki olumlu etkisini yaşama ve görme imkanı buldum. Bizlerde bu tür parklar yapmalı ve insanlarımızın hizmetine sunmalıyız.
 
Kanada’na sevgiler…