Otelin beşinci katındaki odamda her zamanki demli çayımı yudumluyorum. Kahretsin! Sıcacık ve tavşan kanı çay dolu fincanım yan yatıyor birden! "Ne oluyor?!" demeden beşik gibi sallanmaya başlıyor koca otel!

Kocaeli ve İstanbul tecrübeleri bana yatağın yanı başına kıvrılıp uzanmamın doğru olduğunu hatırlatıyor... Ancak sallantı şiddetini artırıyor.

O an ölümün soğuk, insanın içini ürperten havası doluyor ciğerlerime. "Bari..." diyorum. "Giderayak teknolojinin nimetinden yararlanıp, evlatlarımın gözlerine son kez bakayım!" Görüntülü arıyorum kızımı. Garip bir suskunluk içinde kızıma sadece "Kuzum, seni, ablanı, annenizi çok seviyorum... Bunu hiç unutma emi yavrum!" diyorum.

Anlamıyor önce. "Neler oluyor baba; neden yere uzandın öyle? Bir yerin mi ağrıyor, bir şey mi oldu?" diyor panik içinde.

Olur ya; devrilir de üstüme yıkılırsa koca otel; bir daha karşılaşma şansımız olmazsa diye: "Kuzularım beni güzel hatırlasın" düşüncesi ile en güzel gülüşümle bakıyorum.

Çok geçmeden, otelde bağırış çağırmışlar birbirine giriyor... Bir depremde ne yapılması gerektiği eğitimini almamış ahalinin en yanlış adres olan asansöre yöneldiğini bağırışlardan anlıyorum...

Nihayet sallantı duruyor. Usulca kalkıp merdivenlere yöneliyorum. Çoğu iç çamaşırı üzerine insanlar koşturuyor!

Dışarısı ana baba günü. Korku, şaşkınlık içinde ne yapacağını bilmeyen bir kalabalık var.

Kahretsin! BŞ Belediye Başkanımı arayarak böylesi bir durumda halkın toplanacağı alanı öğrenmek için telefona sarılıyorum ama yurt dışı aramalara kapalı telim!

Ee, gariban adamız ne olacak!? 

Sonra kendime kızıyorum tabi! Öyle ya; Türkiye de:

 *İşsizlik oranında 1. liği kimseye bırakmayan! 
*Kış aylarında yollarının çukura döndüğü, *Sanayisinin bacası yoksulluk isi ile tıkanmış! *Eğitimi 81 il arasında 79. sırada! 
*Çiftçisi, esnafı kredi ve SGK prim borcu altında hacizli, kendi aç! 
*Ekonomisini yaz aylarında gurbete gidecek mevsimlik işçilerin getireceği üç beş kuruşun umuduna bırakmış! 
*Futbol takımı kapanma noktasında! 
*Hayvancılık yapacak hayvanı ve yeşil alanı kalmamış! 
*Liyakat ve bilgi becerinin değil; kimin elinde güçlü ses, video kayıtları var ise  onun makam sahibi olduğu rezil siyaseti!
*Kaybolan güvenin yarattığı bir bunalımında! 
*Ve bir mimar ile Fakeci saz arkadaşlarının dizayn ettiği! 

Koca Şanlıurfa' nın tüm sorunlarını sadece 9 ay gibi kısa sürede çözen BŞ Belediye Başkanımız ile vekilimiz Halil Özcan ve beraberindeki diğer değerli Urfalılar: Urfa sonrası Bangledeş'i de kurtarma tatillerinde; rahatsız etmek ayıp olurdu.

Hem sevgili eşleri ile topu topu bir haftalığına gitmişlerdi yahu.

Halil Özcan' ın Dokka Moka elçilerini karşısına alıp; Bangladeşin kurtuluş projelerine imza atma tiwitlerinin dumanı tüterken; yıkılsın Urfa kimin umurunda!

Unutmadan, deprem paniği içinde kendini dışarı atan Urfa halkına sesleniyorum. BŞ Belediyemizin böyle bir durum karşısında güvenli bölge alanı olduğunu sanmıyorum...

Dua edin ve kaldık mı yine isotun vicdanına!?

Derhal isot tarlalarına sığının arkadaşlar derhal. Çünkü yaşamak güzeldir İsotizme, depreme rağmen...

GEÇ OLMADAN İSTİFA ET!

Buradan BŞ Belediye Başkanımız Zeynel Abidin Beyazgül'e bütün samimiyetim ile seslenmek istiyorum.

Dini bütün, hoş adamsın... Başta ben olmak üzere; bu halk sana bu yüzden bu makamı bahşetti; olmadığı birkez daha kanıtlanan vizyon ve liyakat için değil.

Bir de genel seçimde Fakıbaba'nın seni liste dışında bırakmasının mağdireyet edebiyatı ile 2015 yılından beridir yaptığınız çalışma sayesinde...

Ancak, eğer Urfa ve Urfa Halkını seviyorsan başkan derhal istifa et lütfen!

Urfa sana bir, iki, üç değil; on gömlek fazla geliyor iddiaları seni daha fazla yıpratmadan; halk tarafından yuhalanma noktasına gelmeden istifa et lütfen.

Yahu Urfaya hizmet namına çivi çakmamış; kısa sürede hata üstüne hata yapmış, tek bir sorunun çözümüne yönelik proje üretmemişsin...

Yahu, seni BŞ Belediye başkanlığı makamına oturtan Urfa Halkı içinde yüz binlerce Bangledeşli beteri yoksulun var!

Yahu, senin bir dakika dahi bu şehirden ayrılmaman gerekirken ne işin var oralarda!?

Ya bu gece Urfa da Allah korusun büyük yıkım olsa kime neyin hesabını vereceksin!?

Nerde depreme karşı güvenli alanların, kriz masan ve önlem paketin?

Ha biliyorum: Arısüt ve Cengiz Aksan sağ olsun. Belediyeyi emirlerine verme noktasına getirdiğin iddia edilen gazeteciler yarın "Urfa da Deprem #yaparsazeynelbaşkanyapar başlıkları atıp bundan bile sana başarı payı çıkarırlarsa şaşırmam.

Ama başkan; gitmiyor artık. Bir avuç belediyeci gazeteci, fake sayfa ve isotçuların süslemeleri başarısızlığını örtemiyor ve sen Urfa tarihinin en başarısız BŞ Belediye başkanı olmaya doğru hızla gidiyorsun.

Seni sevmekten yana içimde kalan kırıntının hatırı ile dost uyarısıdır bu "Daha fazla yıpranmadan bırak başkan..."

Urfayı azıcık seviyorsan bırak...
Şehirde %30 seviyelerine düşürdüğün Ak Partiye daha fazla zarar vermemek için bırak...

Bak, bürokraside, STKlarda art arda gol yiyorsun!

İstemediklerin kazanırken; kimi istiyorsan olmuyor çünkü sen olmuyorsun başkan!

Dün düşmanım dediğini bugün baştacı ederken dün beraber yürüdüğün ve seni bu koltuğa oturtanları bir bir kaybediyorsun.

Bahattin Yıldız'ı göndermeye bile kalktığın iddia ediliyorsa bu şehirde; artık birşeyler tutmaz başkan.

Gelelim deprem gerçeğine; Allah korusun dostlar: Dün geceyi bir facia yaşanmadan atlattı Urfam.

Elazığ ve Malatya da hayatlarını kaybeden herkese Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve ülkeme başsağlığı diliyorum.

Lakin doğal depremler bilinçli bir eğitim, hazırlık ve projeler ile hafif veya bütünü ile atlatılabilir. Fakat bir kez daha gördük ki İsotizmin Urfa da yaratacağı depremin yaralarını sarmak senelerimizi alabilir.

Şehrin gerçek sahipleri ve gerçek Ak Parti kadroları derhal gidişata dair gerçek bilgileri şehirden habersiz (Tıpkı temeli dahi atılmamış şehir hastanesini mitingde bitmiş gibi yazdırdıkları gibi yanlış bilgilendirildi alenen ortada olan Erdoğan'a iletmelidir. "

Çünkü, bu gidişatın kaybedeni iki milyonluk Urfa Halkı olmayacak sadece... Ak Partinin bu süreçten ve başarısızlık tablosundan ağır yara alacağı artık ortadadır.

Şimdilik sessiz olan çoğunluk bunu senin yüzüne haykırmadan istifa et Zeynel Başkan...

Lütfen mimar kardeşini ve sana destek veren bir avuç ismi al. Bangkedeş mi olur, Kayseri veya başka bir yer mi bilmem; Nereyi dizayn edeceksiniz edin ama Urfayı dizayn etmeye devam ederseniz temelden başımıza yıkılacak.

Bunu görmeyen kimse görme problemi yaşıyor, görmek istemeyen ise Urfayı ve Urfa Halkı ile partisini sevmiyordur arkadaş.

Hepimize geçmiş olur inşallah! Bir de geçmemiş olma ihtimali var ki Aman Allah'ım düşman başına demekten bile korkarım.