İnsanların anne babası ile bile tokalaşmaktan korktuğu, evladı, eşi, kardeşine dahi sarılamadığı bir süreçten geçiyoruz.

İş yerleri kapatılmış, zaten az olan üretim bitme noktasına sürüklenmekte!

Hal böyle iken kapsadığı bereketli toprakları, hayvanclık anlamında üzerinde barımdırdığı potansiyeli ile sadece bölgeyi değil Türkiye ekmomisini tek başına ayağa kaldoracak ve kısa süre sonra doğması muhtemel temel gıda sorununu çözecek coğrafya Doğu Ve Güneydoğı Anadolu bölgeleridir.

Bu iki bölgenin kalbi de Diyarbakır ve Urfa'dır.

Gerçek bu kadar göz önünde iken bir yanda TİGEM de ardı ardına yaşandığı iddia ediken yönetimsel skandalları beden emekçilerine mal ederek sürgünler, işten atmalar, mobing ve emekliliğe zorlamalar hatta silahla tehdit boyutuna varan eylemlerine alkış tutmayacağım TİGEM yönetiminin.

Sen Çeme Çeteleyi, beriye gitmeyi, binlerce koyunu, keçiyi, ineği sağmayı, yemlemeyi bilmezsin Genel Müdire...

Sen nerden bileceksin Ceylanpınar Halkının TİGEM arazisinin her bir karışını çileye bulanmış alın teri ile suladığını?

Sen, nerden bileceksin bölge insanın hayatla mücadelesini?

Ama emin ol ki; görmediğiniz ve ısrarla reddederek kurumunuzda müdür muavini (Genel Müdür Yardımcılığı) daire başkanlığını, işletme müdürlüğünü çok gördüğünüz coğrafyanın çocukları sizden çok daha iyi bilirler TİGEM'i ve TİGEM'in ülke ekonomisini nasıl ayağa kaldoracak üretime geçeceğini.

Ve her defasında bu bölgeyi görmezden gelen, ikinci hatta üçüncü plana iten Tarım Bakanı; gelevekte doğması muhtemel temel gıda sorununun ana sorumlularından biri siz olacaksınız.

Sahi merak ediyorum Sn. Tarım Bakanım; Ak Partinin bölgedeki kalesi Şanlıurfa'ya kaç kez geldiniz?

Erdoğan'ın her fırsatta ziyaret ettiği ve mutlak şekilde sorunlarını dinlediği çiftçileri kaç kez dinleme gereği duydunuz?

Şanlıurfa veya bölge milletvekilleri ile kaç kez bir araya gelip Urfa ve bölgenin tarım hayvancılık sorunlarını istişare ettiniz?

Sn. Bakan, oturduğunuz koltukta ülke tarımına dair ne kadar bilgi sahibi olduğunuz üzerine titrediğiniz bölge ve illerden belli.

Rize, Ordu ve Karadeniz: Çay ve Fındık.

Aydın: İncir
Antalya: Seracılık
Mersin: Limon

Bir, bilemediğiniz iki tarımsal ürünün yetiştiği ama inanılmaz destek verdiğiniz sürü ile ili sayabilirim.

Belki de bilmediğiniz için olduğu varsayımı ile size Urfa'nın bereketli topraklarından çıkan tarımsal ürünleri yazayım.

Pamuk: Ülke pamuk ihtiyacının %44'ü
Fıstık: Ülkede üretilen fıstığın %73'ü

İnsanoğlunu avcı yaşamdan toplu yaşama geçiren Dünyanın ilk buğdayı!
Dünyanın ilk mercimeği!

İsotu, çeltiği, narı, ay çiçeği, mısırı, yoncası, arpası... 

Diyarbakır Karpuzu malum zaten.

Peki, Bakanım; yerel seçimde pamuk üreticisinin desteğini düşürmekle adeta seçimi sabote eden bir Ak Parti kabine bakanı olarak Urfa ile kurduğunuz ilişkinin kopukluğuna sebep nedir?

Sayın Bakan, corona bitecek tıpkı diğer salgınlar gibi ama bu gidişle ülke olarak diğer ülkelerden ithal eden ve tarımsal gıdalarda dış ülkelere bağımlı hale geleceğiz.

Ve ithal ettiğimiz ürünlerde corona çıkmazsa borona çıkacak!

Peki, elimizde Urfa gibi ülke ekonomisini şaha kaldıracak ve bizi ihraç şampiyonu yapacak şehir, coğrafya varken nedir bu Urfa antipatisi?

Artık orman yangınları da yok ki yoğunsunuz diyelim!

Ve Sayın Bakan; ayılar da candır, değerlidir ama bu tarım ve hayvancılık politikası ile kısa süre sonra değil ayılar, insanlar yiyecek bir şey bulamayacak farkında mısınız?

Bakınız; ülkece belki de an itibari ile Avrupa da işini en iyi yapan isim olan sağlık bakanımıza minnettarız.

Neden sizede sevgi ile minnet duymayalım ve alkışlamayalım.

Mesele sağlık bakanımızın soyadındaki KOCA ifadesi midir, pak da olsa yüreğiniz demir mi bağladı Urfa ve bölgeye karşı.

Evet, Sağlık bakanımıza ülke olarak minnettarız. O koca yürekli adamı bir kez daha hürmetle selamlıyorum ve lütfen şu demiri kaldırın Urfa'mın üzerinden zira çiftçiler pak değil artık.

Tarım Hayvancılık demir bağlandı, bitiyor Sayın Bakan.

Bakınız, KOCA yürekli bir adam çıktı ve bütün ülkenin kalbini kazandı.

Tarım ve Hayvancılık bu ülkenin kalbi sayın bakan...

Kaldırın kalbimizin üzerinden o demiri, lütfen. 

Biline...